Prof. Dr. Şener Üşümezsoy'dan Deprem Değerlendirmesi: “Marmara’da Büyük Deprem Riski Azaldı”
GÜNDEMÖNE ÇIKANLAR


Bugün İstanbul ve çevresinde hissedilen 6.2 büyüklüğündeki depremin ardından açıklamalarda bulunan jeoloji uzmanı Prof. Dr. Şener Üşümezsoy, Marmara bölgesindeki deprem riskiyle ilgili dikkat çeken değerlendirmelerde bulundu. Uzun yıllardır Marmara’daki fay hatları üzerine çalışan Üşümezsoy, kamuoyunda sıkça dillendirilen "büyük deprem" beklentilerine farklı bir bakış açısı getirdi.
“Marmara'da 7 ve Üzeri Deprem Beklemiyoruz”
Üşümezsoy, Marmara Denizi’nde yer alan fay hatlarının, 1912 Şarköy, 1999 Gölcük ve diğer tarihî depremlerle enerjisinin büyük kısmını boşalttığını vurguladı. Bu nedenle, Marmara’da 7 büyüklüğünü aşan bir depremin gerçekleşmesinin ihtimal dışı olduğunu ifade etti. “Marmara’daki fayların enerjisi büyük ölçüde boşaldı, bu da 7 ve üzeri büyüklükte bir depremin ihtimalini oldukça düşürüyor,” dedi.
“250 Yılda Bir Deprem Tezi Bilimsel Değil”
Kamuoyunda sıkça dile getirilen “İstanbul’da 250 yılda bir büyük deprem olur” iddiasını eleştiren Üşümezsoy, bu tür sabit aralıklarla deprem olacağı yönündeki söylemlerin bilimsel bir dayanağı olmadığını söyledi. Deprem tarihçesinin incelenmesiyle bu tür genellemelerin hatalı olduğunun anlaşılacağını belirtti.
“Adalar Fayı Aktifliğini Kaybetti”
Bir diğer çarpıcı açıklama ise Adalar Fayı ile ilgiliydi. Üşümezsoy’a göre, bu fay artık aktif değil ve deprem üretme kapasitesini büyük ölçüde yitirmiş durumda. “Adalar Fayı tektonik olarak ömrünü tamamladı. Bu hattın yeniden kırılma ihtimali oldukça düşük,” diyerek bu bölgedeki paniğin yersiz olduğunu ifade etti.
“Gemlik ve Bozburun Fayı Kırılırsa 7’lik Deprem Mümkün Ama...”
Üşümezsoy, Marmara’nın güneyinde bulunan Gemlik-Mudanya ve Bozburun-İmralı faylarına da dikkat çekti. Bu iki fayın aynı anda kırılması durumunda 7 büyüklüğünde bir depremin mümkün olduğunu belirtti ancak bu senaryonun çok düşük bir ihtimal olduğunu vurguladı. “İki fayın birlikte kırılması nadir olur, tek başlarına ise 6.5 seviyesini geçmeleri zor,” diye ekledi.
“Zemin Kalitesine Dikkat: Bazı İlçeler Daha Fazla Risk Altında”
İstanbul’daki zemin durumuna da değinen Prof. Dr. Üşümezsoy, bazı ilçelerin zayıf zemin yapısı nedeniyle daha fazla risk altında olduğunu söyledi. Özellikle Yenikapı, Zeytinburnu, Ataköy, Bahçeşehir ve Sazlıbosna gibi bölgelerin, sarsıntıları daha şiddetli hissedeceğini belirtti. “Depremin büyüklüğü kadar, zeminin kalitesi de hasarın boyutunu belirler,” diyerek yerel yönetimlerin bu konuda önlem alması gerektiğini vurguladı.
Sonuç: Panik Yerine Bilgiyle Hazırlık
Prof. Dr. Şener Üşümezsoy’un açıklamaları, Marmara Bölgesi’ndeki deprem gerçeğini yeniden düşünmemiz gerektiğini ortaya koyuyor. Bilimsel verilere dayalı değerlendirmeler, halkın panik yapmaktansa doğru önlemler alarak hazırlıklı olmasının önemini bir kez daha hatırlatıyor.